''Şiir insanları bir araya getirir, akraba kılar''

Şiir Ne İşe Yarar? Seminerimiz 23 Kasım Perşembe günü Altunizade Yerleşkemizde gerçekleşti.

2014 Türkiye Yazarlar Birliği “En İyi Deneme” ödüllü Şair ve Yazar Hüseyin Akın’ın konuşmacı olduğu seminerimizde öğrencilerimiz şiir yazımı, şairi şiir yazmaya iten sebepler, denemeler ve Türkiye’de okuryazar olmak kavramına dair önemli bilgiler elde etti. Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Araştırma Görevlisi M. Furkan Uzan’ın sunumu ve bölüm öğrencilerimizin Hüseyin Akın’ın şiirlerini seslendirmesiyle başlayan etkinliğimiz, şiirden okuryazarlığa ve günümüz sorunlarına kadar geniş bir alanda ilerledi.

Şiirin mesleki boyutu ve insan yaşamındaki yeri hakkında da bilgiler veren Akın, “Şiir bir iş değildir, iş bizim günlük hayatta sıkılarak yaptığımız, kaçtığımız bir şeydir. Şiir, böyle bir şey değil. Şiir yoksa insan dikkatsiz yaşar. Denizi her gün görüyoruz ama denizin deniz olduğunu unutuyoruz. Yazanlar için deniz, deniz olmanın ötesinde bir şeydir. Alışmak dediğimiz bir şey var; bir şeye alışan bir şeyin derdini çekemez, özleyemez. Alışan, şiir yazamaz” dedi.

Şiir yazmaya başladığı dönemlere de değinen Hüseyin Akın, “Küçük yaşlarda cümle kurmanın önemini fark ettim. İçimde hep bir boşluk gördüm. Onu doldurmak istedim. İnsan bu dünyaya bir cümle kurmak için gelir. Kendimize sormak lazım; kurulmuş bir cümlemiz var mı? Bu, ağaç dikmek gibi bir şey, bir iş değil. Ben şiirlerim, denemelerim sayesinde tanımadığım insanlarla akraba oldum, ‘şiirlerinizde benden bahsediyorsunuz’ dediler. Şiir insanı bir araya getirir, akraba kılar” dedi.

“İnsandan insana giden yollar tıkanmış”

Öğrencilerimizin sorularıyla interaktif bir havaya bürünen seminerimizde, konuğumuz çağımızın insani sorunlarına da değindi. “Herkes öğretici konuşuyor ama bu çağda kimse kimseyi anlamıyor. Küresel ısınma diye bir şey çıktı. Fakat dünyanın bugün en büyük sorunu küresel soğumadır. İnsandan insana giden yollar tıkanmış. İnsanlar birbirlerine ait oldukları siyasi görüşlere göre davranıyor. ‘Şair olmak biraz fazla insan olmaktır’ der İsmet Özel. Şiir insanın asli dilidir ve biz asli dilimizi unuttuk. ‘Ben o şairi sevmiyorum çünkü dünya görüşü bana uymuyor’ diyorlar mesela. Biz Turgut Uyar’la, Edip Cansever’le, Sezai Karakoç’la aynı dilde, farklı şarkılar söylüyoruz” dedi.

Türkçe Eğitimi ve Sosyal Bilimler Bölümümüzde öğrenim gören bir öğrencimizden gelen soru üzerine, şiir yazımı ile ilgili detaylı bilgiler veren Akın, “İnsana hayret duygusu gerek. Sizin içinize hiç yağmur yağar mı? Yağar efendim yağar. İlk dizeyi Allah size bahşeder, siz bir şey yapmazsınız. Kağıdınız kaleminiz cebinizde, çantanızda bir yerde olsun. Cemal Süreya okuyun, İsmet Özel okuyun, Sezai Karakoç okuyun. Sezai Karakoç örneğin, başlı başına bir üniversitedir. Ben derslerden kaytarıp onları okudum. Asla pişman değilim. ‘Yazmıyorum ki şiir okuyayım’ demeyin. Şiir sizin hayatınızı kolaylaştırır, kalbinizi güzelleştirir. Yazar olmayın, okuryazar olun. Orada bir kalbiniz var, ona dokunun. Dikkat ve rikkat edin” dedi.

Etkinliğimiz, Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Sani Adıgüzel’in Şair ve Yazar Hüseyin Akın’a hediye takdimi ile son buldu.